Tıp Dünyasının Çözülemeyen Vakası: “The Toxic Lady”

Yağmur İşlek, Marmara Tıp'25 yazdı.

Merhaba sevgili Mavi Dalga okurları,

Sizlere tıp tarihinde hala gizemini koruyan Gloria Ramirez’in hikayesinden bahsedeceğim. Halihazırda rahim ağzı kanseri olan 31 yaşındaki 2 çocuk annesi Gloria Ramirez, Kaliforniya’da 19 Şubat 1994 akşamı rahatsızlanınca eşi acil servisi aradı. Mide bulantısı ve solunum zorluğu bulgularıyla Riverside Hastanesi’ne getirildi. Gloria Ramirez’e müdahale eden çalışanların bundan sonra yaşanacak 36 dakikanın, tıp tarihinde geri dönüşü olmayan esrarengiz anlar barındıracağından haberi yoktu.

Gloria’nın solunum terapisti, rahim ağzı kanserinin ileri safhasında olan herkeste bu tarz rahatsızlıkların görülebileceğini söyledi. Hemşire Susan Kane, Gloria’ya test yapabilmek için kan aldığında kanın biraz garip koktuğunu fark etti. Acil servistekiler bu tuhaflığı çözebilmek için sırayla kanı kokladılar. Amonyak benzeri bir koku vardı. Ayrıca doktor kanı ışığa tuttuğunda içinde sarımtırak kristaller yüzdüğünü gördü.

Bu sırada, Bayan Ramirez’in durumu kötüleşirken, Susan Kane gözlerinin yaşardığını, yüzünün yandığını söyledi. Bayan Ramirez’e elektro şok uygulamak için gömleğini çıkardıklarında vücudundan yeşilimsi bir yağ aktığını gördüler. Sarımsak gibi kokan bir yağ. Bu sırada başka bir personel daha fenalaştı ve odadan çıkartıldı. Hastaneye geldiğinden beri Gloria Ramirez’le yakından ilgilenen solunum terapisti bir anda yere düştü. Odada bulunanlar kendini dışarı zor atıyordu. Bayan Ramirez o dakikalarda hayatını kaybetti.

Başhekim durumu anlamıştı: Gloria’nın vücudundan akan yağ zehirliydi. 36 dakikada 23 kişi zarar görmüştü. Sonrasında hava geçirmeyen özel kıyafetlerle servis odasına giren uzmanların yaptıkları teste göre havada zehir yoktu. Bayan Ramirez’in cansız bedeni 2 torbaya ve hava geçirmeyen tabutun içine kondu. Yetkililer 3 otopsi gerçekleştirdi. İlki ölümünden 6 gün sonra, diğeri 6 hafta sonra ve sonuncusu ise cenazesinden 3 gün önce yapıldı. Vücudundaki toksin seviyesinden dolayı 2 ay cenaze töreni düzenlenemedi.

Ramirez’in kanında ve dokularında büyük miktarda dimetil sülfon olduğu söylendi. (Dimetil sülfon insan vücudunda doğal olarak oluşan ve kaybolan bir maddedir.) Ölümünden 6 hafta sonra bile vücudundaki dimetil sülfon miktarı normalin üç katıydı. Ölüm nedeni olarak geç evre rahim ağzı kanserinin yol açtığı böbrek yetmezliği gösterildi. Basın ise Ramirez’e ‘The Toxic Lady’ adını verdi. Kadının ailesi hastaneyi sorumlu tuttu.

Birkaç aylık soruşturmadan sonra yetkililer, hastane personelinin çok fazla stres yaşadığını ve bir koku tarafından tetiklenen kitlesel sosyojenik bir hastalıktan etkilendiklerini açıkladı. Başka bir deyişle bu bir toplu histeriydi. Patrick Grant ekibine göre, Bayan Ramirez’in kanserden kaynaklı ağrıları hafifletmek için DMSO isimli yasaklı bir maddeyi kullandığı tahmin ediliyordu. Doktor Grant, DMSO ile oksijenin tepkimesini araştırdığında oksijene maruz kalan maddenin dimetil sülfata dönüştüğünü gördü. Ancak Gloria’nın ailesi DMSO kullandığını reddetti. Ayrıca böyle bir ayrıntının otopside çıkması gerekliydi.

En akla yatkın teori DMSO olsa da ispatlanamadığı için sadece bir teori olarak kaldı. Toksik Kadın’ın bu üzücü hikayesinin nedenini kimse tam olarak bilmiyor. Ramirez’in hikayesi X-Files’ın 1994’teki son bölümünde ambulanstaki yeşil yaratık sahnesine ve Grey’s Anatomy’nin 2007’deki bir bölümüne ilham kaynağı oldu. Adli tıp uzmanı Sevil Atasoy ise “Her Çikolata Yenmez” isimli kitabında bu konuya yer verdi.

Kaynakça

Grant, P. M., Haas, J. S., Whipple, R. E., & Andresen, B. D. (1997). A possible chemical explanation for the events associated with the death of Gloria Ramirez at Riverside General Hospital. Forensic science international, 87(3), 219–237. https://www.latimes.com/archives/la-xpm-1994-04-21-mn-48511-story.html